28 Aralık, 2007

Mavi Düs Bitti-


Geldin biliyorum…
Ensemde hissediyorum ılık nefesini…
Yine sol yanımda bir ağrı var, engelleyemiyorum…
Yaşadıkça benliğimi kemirecek bir sızı besliyorum senin bilmediğin…
Hep bu yüzden sana gelemeyişlerim..
Hep bu yüzden zamansızlığım, imkansızlığım, sancılarım…
Artık bomboş cümleler kurduğumun farkındayım…
Ama dedim ya seni yazdıkça çoğalıyorum…
İçimi seninle doldurup huzur buluyorum…
Kıyamam sana biliyorsun…
Biliyorsun dayanamam gözlerinden akacak bir damla yaşa…
Ne olur mutlu ol…
Hep daha önce kullanılmamış kelimeler aradım ya senin için, bulamadım…
Şimdi milyonlarca kez kullanılmış kelimeleri eskitiyorum defalarca,
biraz daha yanımda kalman için…
Geldin biliyorum…
Ama gelmemiş gibi davrandığını da biliyorum…
Olsun…
Ben seni sensizlikte sevdim, alışırım buna da…
Sanırım bitti…
Her güzel düş gibi…

Sevdamızın iç geçirme vakitleridir artık…
iç geçirip ağlama zamanı…
unut sen beni…
ben bu aşkı sonsuzluğa götürüyorum kendimle birlikte…
sancısını da, acısını da, hançer misali batan yanlarını da alıp gidiyorum…
sana en güzel yanları kalsın istiyorum…
ya da kalmasın, istemiyorum…
sen de almayacaksın zaten biliyorum…
Ben seni artık hiç olmasan da seviyorum…
Güzel olan, iyi olan ne varsa seni de dahil ediyorum…
Yalnız değilim ki, hayalin sarıyor her gece yeniden benliğimi…
Her sabah martıların uçcuz bucaksız deniz üzerindeki raksını izlerken
hatırlamamak ne mümkün sesini…
Ya da tüm gün ???? dinlerken gözlerim yaşarmadan akşamı edebilmek imkansız…
Ve yine akşam oldu bak…
Hayalinle güzelleştirdiğim parklara gidiyorum…
Banklara ismini kazımak geliyor içimden,
vazgeçiyorum, sen olsan yapmazdın diye düşünüp…
Her köşe başında ayak izlerini gördüğümü sanıyorum..
Uzaklara dalıyor gözlerim, seni görüyorum…
Boşluğa uzatıyorum ellerimi, saçlarına dokunuyorum…
Başımı kaldırıp yıldızlara bakıyorum, gözlerini görüyorum….
Sonra apansız bir yağmur yağsın da ıslanayım istiyorum…
Yağmur yağsın…
İri damlalar ıslatsın, göz yaşlarımın yeterince ıslatamadığı yanaklarımı…
Saçlarıma değen her damlada ellerini hissetmek istiyorum…
Akşam geceye doğru yolculuğuna başlıyor…
Ben halen sahilde seninle oturuyorum…
Hani bir şarkı vardı ya, işte o şarkıyı söylüyorum avaz avaz içimden…
Akrep yelkovanı, yelkovan akrebi kovalıyor, gece ilerliyor…
Hiç gitmek istemesem de ayaklarım uyunacak yere doğru yol alıyor…
Sokaklar boş… Evlerin ışıkları söndü sönecek…
Yeni bir güne sevdikleriyle merhaba diyecek insanları düşünüyorum
o evlerin camlarına bakarken…
Önce hüzün kaplıyor içimi, sonra yeni güne ilk sana
" Günaydın" diyerek başlayacağımı düşünerek mutlu oluyorum…
İçimi tarifsiz bir huzur kaplıyor…
Sen yoksun artık ama hiçbir şey değişmedi işte…
Her anımı sensiz ama seninle dolduruyorum ben…
Seni soluyorum hava diye…
Her nefeste içime çektiğim sigaramın dumanı değil, sensin…
Ve biliyor musun Canımcımmmmmmmm
her gece uyunacak yerde dua niyetine hep aynı şarkıyı mırıldanarak
uykuya dalmaktayım şimdi…
Dinlemek ister misin…
Bak söylüyorum, duyuyor musun…???
Bir gün anlayacaksın neden sessizce çekip gittiğimi…
Senden vazgeçmek uğruna nasıl bir savaş verdiğimi
Mevsim kış olur hani bir yudum güneş bulamazsın
Sonsuz uçurumlardaki çiçeklere dokunamazsın…
HER SABAH BİR SAYFA DAHA EKSİLİP GİDİYOR ÖMRÜMDEN
Gönlümün yıkıntılarında can çekişiyor umutlarım…
Ellerimde acılar, ellerini tutamam…
Kıyamam sana… Yollarımda ayaz var, yaklaşma yollarıma…
Kıyamam sana… Karanlık gecelere ortak edemem seni
Kıyamam sana…Kiyamammmm
Bir güne daha seninle başlamanın huzuru var içimde…
Varsın aramızda kilometreler, varsın aramızda duvarlar olsun,
ben istediğimde yanımdasın…
Hissediyorum sıcak nefesini…
Kırılgan gülüşünün çınlaması her an kulaklarımda…
Mutluluk oyunum bu benim, biliyorsun..
Çok mutluyum bu halimle, görmüyor musun?...
Toz dumana karışalı yıllar oldu…
Sevinçler hüzün duvarına çarpıp parçalandı asırlar önce…
Şimdi geriye kalan tortular yaşanamayanlardan…
Anı dediklerim acı veriyor sen olmayınca, sen olunca anlam buluyor satırlarım…
Seni yazdıkça çoğalıyorum, senden söz ettikçe ben oluyorum…
Seni ben, beni sen yaptım, anlıyor musun?...
Doğduğun gün bugün ve ben ilk kez bugün kendime iyi ki doğdun diyorum…
Geceydi, sen yoktun…
Ama ellerin geceyi yırtan bir çift güvercin oluyordu en çaresiz anımda….
Bahar dedim adına, ilkbaharımdın ve SON baharım oldun…
Hasret çekmek neymiş sensizlikte öğrendim…
Özlem kelimesi yokluğunda, huzur kelimesi sesini her duyuşumda buldu anlamını…
Gülüşünle kurudu göz pınarlarımdaki yıllar boyunca akmasına izin vermediğim yaşlar…
Şimdi tek dileğim "Keşke" diyerek başlayan hiçbir cümlede geçmemesi
yaşanılanların ve yaşanamayacakların..
Yıllar sonra hatırladığında beni, gülümseyebilir misin Canımcım…
Küçük bir tebessümle bir anlığına dalıp hayal edebilir misin yine ?
Atıp yıpranmış yanlarını bu aşkın, sadece ayrıntıları dahil edebilsen benliğine…
Çünkü o küçük ayrıntılar beni sen yapan,
çünkü yine bencillik yapıp "İyi"kilerle anmanı istiyorum beni…
Çok şey istiyorum di mi Canımcım…
Aldıklarım yetmezmiş gibi, hep daha fazlasını istemem neden ???
Doyamadım ben sana Canımcım…
Tek neden bu…
Tüm çıkmazlarımın üstünde bu vazgeçememe duygusu…
"Gitme" desen, kalamam ki… "Gel" desen, gücüm yok…
Gizlice sevmeliydim seni, kederlerime dahil etmemeliydim…
Bir kere yapan bir daha bozamıyor bu yapbozu, söylemiştim…
Beni sevmeni öyle sevdim, öyle sevdim ki Canımcım…
Şimdi soruyorum yıldızlara, aya, seher yeline, akşamüstü güneşine…
Şimdi soruyorum içimdeki dehlize, dışımdaki düzene ve kalbimdeki meleğe
:" BU MAVİ DÜŞÜ NASIL BİTİRMELİYİM" diye…
Kör, sağır, dilsiz olmuş şimdi her şey…
Bir cevabı çok görmeyin bana…
Bilen varsa bu sorunun cevabını, susmasın söylesin…
Çekilmez oldu bu baş ağrısı, dayananıyorum…
Birileri bir yanıt versiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiinn…!!!!!!!






İyi ki doğdun… İyi ki dahil oldun hayatıma, hayatım sen oldun…
Bilirim herkes payına düşeni alır bu oyunda…
Benim payım da sen oldun giderayak…
İyi ki doğdun… İyi ki sevdim seni…
Yaşın kaç şimdi Canımcım…
Geçen yılları sormuyorum, yılların sana kattığı yaşın sorduğum…
Bırak zaman derin çizgiler bırakmaya devam etsin alnına…
O çizgilerde bir ömrün izleri var…
Elimizi kolumuzu bağlayan da, beni sana uzak kılan da, yollarımızı birleştiren de zaman değil mi…
Bildiğim tüm anlamları zamana yükleme çabasındayım görüyorsun…
Belki de çalacak kapım, gidecek yerim kalmadı ondandır..
Ben kaybettim Canımcım…
Son olarak seni de kaybettim daha ne kazandığımı bile tam anlayamadan…
Daha yazacakken tükendi kelimeler, beyaz sayfalar karanlığa gömüldü sebepsiz…HANİ OLUR YA BİR TUTKUDUR BAZI ŞEYLER İNSANDA SEN DE BENİM TUTKUMSUN GALİBA HENÜZ TANIMADIĞIM HENÜZ TADAMADIĞIM TUTKUM TANIMADAN, SENİN TUTKULARINI BİLE BİLMEDEN…. İyi ki doğdun… İyi ki sen, sen oldun…
Boşuna keşke deme, sende mutlusun sen olmaktan…
Acılar denizi olsa da hayat, bir dert gitmeden daha,
bir yenisi belirse de kapında apansız, gece hiç bitmeyecek gibi gelse de
zaman zaman, sıkı sıkı sarıl yaşamına…
Dostlarına daha sıkı…
Gece bitecek bi gün, güneş sonsuz bir ışıkla dolacak odana…
İşte o gün beni hatırla…
Buğulanmış camını sil, gitsin puslar hayatından…
Aç pencereni ve kokunu gönder seher yeliyle bana…
İyi ki doğdun Canımcım…
İyi ki sevdim seni…

Hiç yorum yok:

Blog Arşivi