03 Mart, 2008

Susma, beni uçurumlarda kendim ağlıyor bulmuşken susma ne olur.

Susma, beni uçurumlarda kendim ağlıyor bulmuşken susma ne olur. En bildiğin öfkeleri cümleler halinde haykır. Alevle yakılmış kelimelerinin biri bitmeden diğeri saplasın ciğerlerime. Her kelimen ayrı bir hançer acısı versin yüreğime. Patlamaya hazır azgın dalgaları üzerine giyinip çaresiz kıyılarıma vur. Vur, vurabildiğin kadar. Diş geçiremediğin en yakın insana karşı yıllarca biriktirdiğin ama bir türlü söylemediğin bedduaları benim için et..Yüreğinde yara bağlamasın çıplak öfkelerin. İçinde kalmasın en gariz küfürlerin..İşte bedenim burda; dilinin ucunda ne varsa say sayabildiğin kadar….
Boynumu yalnızlığın ayak ucuna bükmüşken, beni " bende " bu kadar zayıf yakalamışken ez ezebildiğin kadar. Öfkelerini kus avuçlarıma. Bana dair tek anı bırakma..Herşeyi kibritsiz yak, yakabildiğin kadar. Kır, hiçbir zaman yarası sarılmamış kanatlarımı. Kırılmış dallarımı ise içindeki kızgın kelimelerin lavlarında erit. İçindeki nefreti sesli kelimelerle haykır. Haykır ki, benden önceki yaralı geçmişinin tek sorumlusu ben bileneyim. yirmi küsürlük senelik ömrünün son bir kaç ayına tanıklık eden beni hayatının en büyük hatası olarak yargıla emi. Hayatında en büyük hatan keşke ben olsaydım. Keşke !
Kendim düşmüşken uçurumlara; kendi yarınlarımı kendim hançerlemişken bir de sen vur, vurabildiğin kadar. Dürüstlük abidesi kelimeleri sırtına yükleyip en acımasızca yargıla beni. İnsanlığımı, sevdamı fütursuca yargıla. Sakın ama sakın kendini yargılama !
Aynalara bakarken benim çirkin yüzümü hatırla.. Ama hiçbir zaman aynalarda " kendinle " yüzleşme..Duvarlarda " yalancı" suretimi görüp öfkenin yumruklarıyla yarala yüreğimi. Hayatında biriktirdiğin tüm kavgaların sebebi olarak beni göster. Keşke, hayatındaki tüm kavgaların tek sebebi ben olsaydım.. Keşke !
Klavuzum Karga Çıktı Neyleyim

Deli gönlüm benden yana olmadı
Düşmanıma arka çıktı neyleyim...
Aşk elinden az buz darbe almadı
Yaraları kırka çıktı neyleyim...

Uslanmadı vazgeçmedi yasaktan
Bakışları kurtulmadı tuzaktan
Kör kediyi samur sandı uzaktan
Kürk dediği hırka çıktı neyleyim...



İçer içmez huri dedi cadıya
Mahkum etti ıssırganla yatıya
Sarhoş iken tayinimiz batıya
Ayıkınca şarka çıktı neyleyim...

Yeni değil şu gönlümün kandığı
Çalı çırpı çınar diye konduğu
Her derdime şifa diye sunduğu
Şıra sandım sirke çıktı neyleyim...

Haram olsun huzur nedir bildiysem
Bin ağladım, senede bir güldüysem
Acınacak durumlara geldiysem
Kılavuzum karga çıktı neyleyim..

Cemal Safi

Çığ düştü gecelerime uyuyordum,

Çığ düştü gecelerime uyuyordum,
Gözlerimi açtım ,yanımda sen yoktun.
Yaralandı yürek güller soldu.
Anlıyacağın...
Ayrılığın çığı kahpece vurdu.
Korktum ,ağladım
Küfrettim,şaşırdım.
Gece vakti çıplak ayak,
Çığ üstünde dolandım.
Kimselere gidemedim,
Gidip seni soramadım.
Ben bu aşkın sevdasını Ayrılıkla yaşadım.
Ey benim...
Yüreği güneş,
Sevdası çığ yangınım...
Sevdiğim...
Bedenim donarken ,
Yüreğim yanıyor
Ve uzaklardan bir dost,
Bana el sallıyor,
Kim diye sorma;
Herkes onu ÖLÜM diye tanıyor.
Artık beni bekliyor.
Bendende sana artık bir ELVEDA kalıyor
Ey çığ yangınım
Sevdiğim...Elveda... Elveda

Öyle böyle değil...

Öyle Alıştım ki sana..,
Vazgeçemediğim huyumdan vazgeçicem neredeyse.
Öyle bağlandım ki sana..,
“ Gitme, biraz daha kal “ demek geliyor içimden her nedense.
Daha ne kadar oldu ki seni tanıyalı.?
Ne yaşadım ki seninle.?
Ne paylaştım, ne hissettim ki.?
Sadece, ufak, tatlı bir söz bekledim,
Hemde her seferinde, her yeni doğan güneşde,
Her evden çıkışımda, her yeni bir umuda kucak açışımda,
Kulaç attım hergün, hayaller denizine,
Hemde hergün, dakika dakika, saniye saniye…
Öyle mutlu ettin ki beni..,
Kimsenin veremediğini, uzattın avuçlarıma.,
Öyle özlettin ki kendini,
Bir sözüne, bir tek kelimene hasret bıraktın.
Ben artık öyle alıştım ki sana,
Her yeni günün vereceği müjdelere gebe bıraktın,
Artık eskisi gibi sarmıyor beni akşamlar,
Ben seni öyle özlüyor, öyle hasretim ki sana,
Gecelerime doydum artık,
Sabırsızca bekliyorum, hasret kaldım, her yeni günün sabahlarına …
Öyle seviyorum ki seni..,
“Seviyorum” dediklerimden bile bir başka, seviyorum seni..
Öyle can katıyorsun ki canıma…
“Canım benim” dediklerimden bile, bir başka katıyorum seni canıma.
Öyle bağlandım ki ben sana,
“Birgün, ansızın kaybolup giderse eğer” diye,
düşünüyorum da….
İşte ozaman ben, işte ozaman,
sessiz sedasız çekilirim buralardan,
her şeyimi bırakırıp giderim bu diyarlardan,
Bir tek şey dışında,
O da şuan hala avuçlarımda,
O da bana senden, tek hatıra kalıcak bu dünyamda.
Şunu bil ki sevdiğim;
Seni kimseyle paylaşmadım, paylaşmam da.
Sensizliğide paylaşmıcam, paylaşamam asla…

Sevgilim ben sende kalabalıklaşmadıkça nasıl yaşarım , söyler misin ?

Sevgilim ben sende kalabalıklaşmadıkça nasıl yaşarım , söyler misin ?
takvimler mevsimlere yenik düşer de nasıl puslu duvarlara çarpmam !
nasıl gel-gitlerde yokluğunda kaybolmam …
ben sende bir ömür yoldaşlığına kandırılmışken ;
yaralarım derin kuyulardan kabuk bağlamışken ,
söylesene cennet yüreklim yokluğuna nasıl aldanırım !..bilirim!..
sevmek biraz acı çekmek ; yoksa hiçbir kül ateşe bu kadar sadık olamazdı .
yanmak,bir sevgiliye ve yeniden yanmak ; acı çekmek belki de sessizce düşünmek ,
küllerinden sana doğmak… yokluğunda sevmek ! çok sevmek…(sevgilim!..
ben sende kalabalıklaşmadıkça nasıl yaşarım , söyler misin ? )
aykırı günlerdeyim . bir parça kırıldım !
kader , içimdeki güzelliğini sünger gibi emdikçe yokluğun(d)a kalakaldım…
benzeri daha yüreğime saplanmamış mutluluktan uzakta kalmak ve hayata güler yüzlü bakabilmek ; hayır sevgilim !
ben bu çelişkilerde nasıl yaşarım ?bilirim!.. sevmek , acılara da alışmaktı .
yozlaşan iklim oyunlarına mevsimleşmekti .
belki esmerleşen akşamlarda kaldırım taşlarına sarılmaktı . yokluktu !
sevgiliden uzakta yaşamı kabullenme(me)kti…
(benzeri daha yüreğime saplanmamış mutluluktan uzakta nasıl yaşarım …)
takvimler mevsimlere yenik düşerse ve seni benden alırlarsa sevdiğim ,
inan bu hüzünlü bedenimi her şeyden uzaklaştıracak çarelerde yaşatırım ; öldürürüm !
ruhum yine seninle çarpar… yenilmem inan hiç kirlenmem !
gelinmez yollarda kalacağımı bilsem de yine teslim olmam .
sen varsan ömrümün en huzurlu yanında bunu bilirim !
sana koşarım tutmasa da dizlerim…
son bir defa görmek için nefasetini yokluğuna oynarım hayatı(mı)…
yaşamak sevgilide çoğalmaksa yanarım , küllerimden yine sana doğarım
!..bilirim!.. sevmek , sevgili için acı çekmektir…
canım sevgilim yanılmadım !.. sadece sevdim …

Blog Arşivi