Yazmak kolay deme bana
Ben o kadar çok şey yazdım ki
‘’Yokluğuna ‘’
O kadar çok sahte kahramanlar yaratım ki
Evet o kadar çok alıştım ki kolaylığa
Şimdi sana susuyorum
Artık çok zor geliyor yazmak .
Hani bir gün gökyüzü olursan
Bulutları maviliğinde saklarsın
Üşürde şimşek çaktırırsın ya
İzin ver yağmurların ıslatsın beni
Hani bir gün sende seversen
Her şeyini sevdiğine verir
Geriye bir tek sen kalırsın ya
İzin ver kulaklarım çınlasın
Hani bir gün sende toprak olursan
Bilirim çiğnenmekten korkarsın
Etrafın yaban otlarıyla çevrilir ya
İzin ver başucundaki gül benimki olsun...
bu hayatı bu yaşamı hepimizin zaferi farzet
bazılarımız bazılarımız kadar taçlandıramasak da bu yaşam zaferini
sen tadını çıkar ve her ne olursa olsun duruşunun keyfine bak
çünkü bu duruş sana çok yakışıyor.
Ayrılıkların Başkentine kadardır susuz
ne kadardır hasret kaldım bize
sadece kuraklığınla değil kendimle de uğraştayım
üstelik gurbet kadar uzak koca bir şehir burası
yaşamla savaş üstüne sevda herkes için zor
neresinden bakarsan bak İstanbul işte
hani bir damlası düşse sevdanın yıkılır surları
sorgusuz sonra düşünsene kiraz bahçelerini
kurt gibi kemirir her birimizi
senin anlayacağın sadece kuraklığınla değil sellerinle de dertteyim üstelik
gözlerin kadar uzak hasretin kadar taşkın bir şehir burası
neresinden bakarsan bak İstanbul işte
ayrılıkların başkenti.
ne dağların heybetiydi anlatmak istediğim
ne de gökyüzünün engin merhameti
uçurtmam hasretine takılı kalmış babamı başka türlü çizemedim
Bitirip herşeyi gidiyorsun ha
Gidiyorsan hadi uğurlar olsun
Neler yaptığını biliyorsun ha
Gidiyorsan hadi ugurlar olsun…
Kolayca diyorsun „ben gidiyorum"
„ Yaşadıklarımızı hep siliyorum"
Demekki gözünde ben bitiyorum
Gidiyorsan hadi uğurlar olsun…
Kalbimi derinden "vur" diyemem ki
Zorlada gönlüme " gir" diyemem ki
Gideceksen sana "dur" diyemem ki
Gidiyorsan hadi uğurlar olsun…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder