02 Şubat, 2008

Hiç kimse

yağan kar altında kulağıma senin gibi şiirler okumadı.
Hiç kimse bana senin baktığın gibi bakmadı...
Hiç kimse beni, senin sevdiğin gibi sevmedi...
Ve hiç kimse ama hiç kimse yüreğinin sıcaklığı bana senin kadar hissettiremedi.
İşte, O gecede, ne dışarıda yağan kar, ne de aradaki mesafeler bana şiirler okumana,
beni sevdiğini söylemene engel olamamış,
o ana kadar hiç kimse beni senin kadar mutlu edememişti.
Sevdan bana yakıştığı için, sevdam sana yaraştığı için seviyordum seni...
Sana kavuşmak, seni sevmek kadar yasak ve imkânsızdı... Ben sadece olabilme ihtimallerini sevdim.
Ben kara kaplı bir defterin, bembeyaz sayfalarını sevdim... Beyaz sayfalarsa kendisine dokunan her eli...
Ben sana âşıktım... Sense aşk'a... Ben seni seviyordum... Sense mevsimleri...
Gelen her mevsimin kendine özgü bir güzelliği vardı, bu yüzden sen, sevemedin sadece beni...
Sen, baharda açan her bir gül tanesini sever gibi sevdin, yeni gelen her sevgiliyi...
Baharla her gelen sevgili için, unutup, sildin beni...
Bil ki! bir ben silemedim yüreğimden seni...
Çünkü ben seni
UNUTMAK İÇİN SEVMEDİM Kİ...

Hiç yorum yok: