10 Şubat, 2008

Issız gecelerden biri....

Yine o soquk.. Issız gecelerden biri....
Radyoda eski bir şarkı...
Gecenin karanlığı beni içine çekiyor,boquyor sanki...
Konusmak istiyorum!
Çığlık çığlıqa bağırmak..
Ama olmuyor...Yapamıyorum!
İçimde öyle bir sey varki tarifi imkansız...
Günden güne beni ele geçiriyor..
Ben eski ben diğilim artık...
Hayata karşı o kadar güçsüzüm ki suan..
Yine yaşamla ölüm arasındaki o ince çizgide buluyorum kendımı.
Bir adım atsam diyorumsonsuz boşluğa dogru...
Herşeyden kutulurmuyum???
Mutsuzluktan,acılardan,mutlu gibi görunup rol yapmaktan....
Sonra diyorum kendı kendıme bu bi çaremi?Başka bi yolu yokmu bu çaresizliğin?...............................Bi cevap bulamıyorum..
Yine kendı karanlığımda buluyorum kendımı.
O aciz,çaresiz,mutusuz bir ''ben''le karşılasıyorum.
O an anlıyorum ki tum yasadıklarım mutsuzlugum
benim kaderim ve ne yaparsam yapayım kaderimden kurtulamıyorum...
Ve ben yine en iyi yapabildiğim şeyi yapıyorum..
Susuyorum!Çığlık çıglığa susmak benimkisi...
Susuyorum!Ben sustukça içimdeki acılar büyüyor...
Susuyorum!Hayata teslim oluyorum...
Vazgeçiyorum herseyden..Evet! Ben Susuyorum!
Sustuklarım konusuyor...Susmalarım anlatıyor bendekı çaresizligi..
Bitmek bilmeyen çığlık çığlığa haykırışları..
Ama ne duyan var nede anlayan...Çareler çaresiz yine...
Umutlar tükendi!Mutluluk toprağın altında!
Ve ben yine Çığlık çığlığa susmaların koynunda....

Hiç yorum yok: